Psikanalitik Gelişim Psikolojisi ve Gelişim Teorisinin Gelişim Çizgileri
30/03/2019
Obsesif Hastalıklar | Psikoanalitik Bir Kılavuz İçin Tartışma Taslağı
05/04/2019

Bağımlılığı Önleme Projesi : www.drugcom.de

Çeviren: Suzan Uğur Girginer

1.1 Çıkış noktası

Son yıllarda tüketimdeki hafif bir düşüşe rağmen, esrar tüketimi Almanya’da yüksek seviyede olmaya devam etmektedir. Federal Sağlık Eğitimi Merkezi (BZgA, 2007) tarafından yapılan bir temsili araştırmaya göre, 12 ila 19 yaşındakilerin % 15.1’i en az bir kez esrar kullanmıştır. Ancak çoğu adolesanda sadece deneme veya geçici tüketim söz konusudur. Ancak, ergenlerin bir kısmı erken dönemde düzenli tüketime geçmektedir. 2007 yılına ait temsili bir çalışmaya göre, bu oran 14 ila 17 yaş arasındakilerin % 2,3’üne ve 18 ila 19 yaşındakilerin % 4.3’üne denk gelmektedir (BZgA, 2007). En yüksek prevalans genç yetişkinler arasında görülmektedir. 2006 yılındaki rakamlarla yapılan epidemiyolojik bağımlılık araştırmasına göre, 21 ila 24 yaş arasındakilerin % 42.4’ü hayatında en az bir kez, % 7,3’ü ise son 30 günde esrar kullanmıştır. (Kraus, Pfeiffer-Gerschel & Pabst, 2008).

Esrarın yanı sıra, ecstasy (MDMA), amfetaminler ve kokain gibi uyarıcılar da gençlerde ve genç erişkinlerde rol oynar. Örneğin, 18 ila 24 yaşındakilerin yüzde 2,3’ü son 12 ayda amfetamin, yüzde 2,1’i ecstasy ve yüzde 1,9’u kokain tüketmiştir. Bununla birlikte, gece hayatı gibi belirli ortamlarda, sadece tüketimin daha yaygın olmasının ötesinde, kulüp ve disko müdavimlerinin, önleme için ortaya çıkabilecek sonuçlar açısından özel bir ilgi odağı teşkil edecek şekilde, karışık tüketim gibi özellikle riskli tüketim modelleri ortaya koydukları gözlenmektedir. (Tossmann, Boldt & Tensil, 2001).

Yasal ve yasadışı uyuşturucuların kullanımı, bağımlılıkla mücadele çalışmalarını yürütenlerin de kabul etmesi gereken bir gerçeklik olarak görülmelidir. Her şeyden önce, tüketiciye ulaşılması önemlidir. Nitekim, yasadışı bir uyuşturucu madde kullananların, bilhassa devlet tarafından gönderilen bağımlılıkla mücadele çalışanlarına belirli bir şüphe ile yaklaşmaları anlaşılabilirdir. Bu nedenle, hedef grupta kabul görmek ve yardım tekliflerinde güveni öne çıkarmak BZgA’nın öncelikli hedefidir. İnsanlara meşhur işaret parmağını sallamak, yani yasalar ve yasaklar burada yapıcı değildir. Nitekim bu durumda aktarılmak istenen her mesaj güvenilmez ve vesayetçi olarak algılanacaktır. Genç insanlar fiil ehliyetine sahip yurttaşlar olarak kabul görmek isterler. Bu nedenle, BZgA için en zor görev, bir yandan genç insanlar arasında yüksek oranda kabul gören ve güven uyandıran bir hedef kitleye odaklı bir program sunmak, hem de diğer yandan bu hedef kitlede etkili olabilecek önleyici metotlar geliştirmek olmuştur. Bunun için internet ideal bir ortam sunmaktadır.

Günümüzde pek çok genç insan için internet günlük hayatın ayrılmaz bir parçasıdır. 2009 JIM çalışmasına göre, 12 ila 19 yaşındakilerin % 90’ı haftada birkaç kez interneti kullanmaktadır (Medienpädagogischer Forschungsverbund Südwest, 2009). Bağımlılık önleme perspektifinden yola çıkarak internet, personel-iletişimsel yaklaşımların faydalarıyla, hem bireylerin hem de grupların diyaloga dâhil edilmesine izin verdiği için, potansiyel olarak büyük bir kitleye hitap edebilen kitle iletişim araçlarının faydalarını birleştirmektedir.

Bu sebeple BZgA, birincil hedefi hedef grupta kabul görmek olan bir bağımlılık önleme portalı olan www.drugcom.de’yi geliştirdi. Elbette internet üzerinden önleme sadece teklifler algılandığında ve kullanıldığında işe yarar. Hedef kitleye özgü bir tasarıma ek olarak, ilgi çekici içeriğe ve güncel ve kapsamlı bir bilgi yelpazesine özel bir vurgu yapıldı. Birçok genç için, web sitesine yapılan ziyaret ve danışmanlık hizmetlerinin kullanımı, bağımlılık yardım sisteminin ilk adımıdır.

2. Teorik temeller

“Drugcom.de” nin geliştirilmesi sırasında, özellikle aşağıda kısaca sunulan gelişimsel psikoloji ve sağlık psikolojisi modellerini esas almıştır.

2.1 Gelişimsel Psikoloji Modelleri

Gelişim psikolojisinin uyuşturucu kullanımına olan ilgisi, epidemiyolojik olarak, yasa dışı maddelerin tüketiminin ergenlik dönemiyle yakından ilişkili olmasından kaynaklanmaktadır. Gelişimsel psikoloji perspektifinden, uyuşturucu kullanımı, yaş-tipik gelişimsel görevler ve gelişimsel problemleri yönetmeye yönelik aktif bir girişim olarak anlaşılabilir. Silbereisen ve Reitzle (1987) uyuşturucu madde tüketiminin yapıcı fonksiyonunu bir çeşit problem davranışı olarak açıklar ve bunu „kendini yönetme konusundaki diğer çabaların aksine sosyal normlar ve optimal işlevsellik kriterleri açısından problemli aktiviteler“ olarak tanımlar (Silbereisen & Reitzle, 1987, s 126). Gelişim problemleri, yani gelişim görevlerinin yerine getirilmesinde süregelen zorluklar, gelişim hedeflerinin belirlenmesinde başarısızlık (anlam kaybı), hedeflerin gerçekleştirilmesi yetkinliklerin eksikliği veya başkalarınca dikte edilme sonucu gerçekleştirilememesi (okulda başarı sorunları, mesleki eğitim kadrosu bulamama) veya birçok görevin aynı anda işlenmek zorunda kalınması (gelişim stresi) nedeniyle görülebilir. Böyle durumlarda psikoaktif maddeler, sorunları (sözde) daha çekilebilir kılmak ya da madde tüketimini yedek hedef haline getirmek suretiyle problemle aktif mücadeleden kaçış sağlar. (Silbereisen & Reese, 2001).

Sosyal-epidemiyolojik, gelişimsel-psikolojik ve klinik bakış açısının entegrasyonu, Moffitt modeli (1993) tarafından sağlanmaktadır. Teorisinde bu bilim insanı, ergenlik dönemiyle sınırlı (adolescence limited) ve yaşam boyu devam eden (life course persistent) sorunlu davranışları birbirinden ayırır. Tipik gelişimsel süreçlerin iki kuramsal varyantını geliştirir, ki bunlar genel olarak gösterilen problem davranışının toplam süresi açısından farklıdır. Burada bir grup ergen, genellikle nispeten erken başlayan ve yetişkinlik döneminin ötesinde devam ettirilen sorunlu davranışlar sergiler. Diğer ve epidemiyolojik olarak daha önemli grupta, yetişkinlik dönemine geçiş sırasında sorunlu davranışlar (örneğin yasa dışı maddelerin tüketimi) giderek azalmaktadır.

2.2 Sağlık Psikolojisi Modelleri

Her ne kadar günümüzde henüz uyuşturucu madde tüketimi hakkında kati bir sağlık psikolojisi teorisi bulunmasa da, sağlık psikolojisi, insanın sağlıklı ve riskli davranışını anlamada önemli olabilecek bir takım teorik yapıları veya psikososyal faktörleri tanımlamıştır (Schwarzer, 1992, Matarazzo, 1980, Franzkowiak, 1986).  En uygun sağlık psikolojisi modelleri Health Belief modeli (Rosenstock, 1974, Becker, 1974), eylem saikleri teorisi (Ajzen & Fishbein, 1980) ve planlı davranış kuramıdır (Ajzen ve Madden, 1986).Bilişsel temelli modeller, uyuşturucu kullanımı gibi eylemlerin algıların, motivasyonun ve bilişsel değerlendirmelerin sonucu olduğunu varsaymaktadır. Sağlık-inanç modelinin anlayışına göre, sağlıkla ilgili davranışlar, davranışların etkisine ilişkin beklentilerin, algılanan öznel savunmasızlığın (duyarlılık, savunmasızlık) ve ilgili sonuçların algılanan ciddiyetinin birbirlerine karşı tartıldığı bir maliyet-fayda analizinden kaynaklanır. Bununla birlikte, sağlıkla ilgili davranışın algılanan tehlikesi mutlaka bir kişisel risk varsayımına yol açmaz. Dolayısıyla, “sağlığı teşvik edici veya önleyici tedbirler doğrultusunda harekete geçme isteğini harekete geçirmek için kişisel bir hastalık riskinin kabul edilmesi gerektiği” varsayılmaktadır (Bengel, 1993, s. 21).Örneğin, esrar kullanımına bağımlılık geliştirme bilinen bir risktir. Ancak tüketici davranışı için, kişinin kendini buna karşı savunmasız olarak görüp görmediği de çok önemlidir. Ergenlerin uyuşturucu kullanımı ve olası uyuşturucu önleyici kavramları sağlık psikolojisi perspektifinden ele alınırsa, o zaman sağlık riski algısı kavramı da önemli olmalıdır. Risk algısı kavramı, bir tehdidin bireysel bilişsel değerlendirmelerini tanımlar (Bengel, 1993). Burada “genel tehlike” ile “kişisel savunmasızlık” arasında ayrım yapılması gerekir.

3. “drugcom.de”nin Hedefleri

Bağımlılık önleme projesi “drugcom.de”, federal hükümetin uyuşturucu önleme programının bir parçası olarak, kendini Uyuşturucu ve Bağımlılık Eylem Planında (Federal Hükümet Uyuşturucu Komiserliği, 2003) ortaya konan program hedefine adamıştır. Buna göre, bağımlılık yapıcı maddelerle uğraşırken, sadece önlenmesi ya da geciktirilmesi değil, aynı zamanda „riskli tüketim kalıplarının erken evrede tanımlanması ve azaltılması da önemlidir.“ (Federal Hükümet Uyuşturucu Komiserliği, 2003, s.21). Bu amaçla, risk yetkinlik kavramı (Franzkowiak, 2001) geliştirilmiş olup “drugcom.de”nin en önemli görevi bunu güçlendirmektir. Risk yetkinliği kavramı nihayetinde gençlerin, tipik olarak haz, zevk ve macera ihtiyaçları ile bağlantılı riskli davranışları hakkındaki bilimsel çalışmalara dayanmaktadır. Bu aynı zamanda genellikle alkol, esrar ve diğer uyuşturucular gibi psikoaktif maddelerin (deneme) tüketimini de kapsar, bu nedenle bu maddelerin ele alınması tüm gençler için çözülmesi gereken gelişimsel bir görev olarak görülebilir (Franzkowiak & Schlömer, 2003).

Bu nedenle, “bağımlılık önleme hedef kataloğuna, ergen risk davranışının yaşam boyu risk yetkinliğine dönüştürülmesinin eklenmesi” mantıklıdır. (s. 177).

Risk yetkinliği kavramı aynı zamanda, “drugcom.de” için geliştirilen ve “drugcom.de” nin tüm önerilerinde yansıma bulan “check yourself” sloganının dayandığı temel fikirdir. Somut olarak aşağıdaki hedef seviyeleri ve hedefler birbirinden ayrılır:

Hedef seviyesi                       Hedefler

Bilgi                            •Uyuşturucu tüketiminin etkileri ve riskleri hakkında bilgilendirme

Tutum                         •Problem bilincinin ve kendi tüketim davranışına karşı eleştirel                                                                                       yaklaşımın teşvik edilmesi

Davranış                     •Psikoaktif maddelerin az riskli kullanımının teşviki

  • Nokta ayıklığın ve tolere edilebilir durumlarda ölçülü kullanımın teşviki
  • Madde tüketiminin azaltılması ya da bırakılması için yetkinliklerin kazandırılması

Tablo 1: drugcom.de hedef seviyeleri ve hedefleri

“drugcom.de”nin Metotları

“Drugcom.de” modüler bir yapıya sahiptir ve “drugcom.de” nin başlangıç sayfası aracılığıyla kolayca erişilebilen iletişim ve danışmanlık seçeneklerinin yanı sıra bilgi tekliflerini de içermektedir (Şekil 1). Aşağıda, “drugcom.de” hedeflerini gerçekleştirmek için geliştirilen modüller sunulmuştur. Burada, ilgili drugcom modüllerinin sadece temel alt hedeflerinin belirtildiğini akılda tutulmalıdır. Bu bakımdan örneğin bir bilgi testinin en önemli görevi bilgi aktarmaktır. Ancak diğer bir yan etki, bazı kişilerin, konu ile ilgilenmekten mütevellit kendi esrar tüketimini yeniden gözden geçirmeye karar vermesi ve ardından “esrar kontrolü” nü kullanılması olabilir. Sunulan tüm bilgiler en azından ikincil olarak, kişinin kendi tüketici davranışını eleştirel olarak incelemesi amacı ile bağlantılıdır.

3.1 Hedef: Bilgi aktarımı

Tüketim riskleri hakkında bilgi arttırmak için bilgi aktarımı, bağımlılığın önlenmesinde önemli bir yöntemdir. Bununla birlikte, bilgi aktarımının bir önleme aracı olarak etkinliğinin tartışmasız olmadığı konusuna değinilmemelidir. Öte yandan, hafıza kapasitesinin bilişsel işlem derinliği ile arttığına dair iyi kanıtlar vardır (Craik & Tulving, 1975). Başka bir deyişle, bir konuyla daha fazla ilgilenen herkes sunulan bilgiyi daha iyi hatırlayabilecektir. Bu nedenle, “drugcom.de”, özellikle bilgi testlerini bir çeşit önleyici araç olarak kullanmaktadır, çünkü bunlar hedef grup için cazip bir tekliftir. Bunlar sekiz farklı madde hakkında çoktan seçmeli testler olup hem doğru hem de yanlış cevaplara farklılaştırılmış açıklamalar verilecektir. İlgi uyandırılırsa, daha fazla bağlantı daha ayrıntılı bilgi sağlar. Bu bilgi aktarımı biçiminde, tipik ergen “sörf davranışları” – internetin hedef odaklı olarak değil, oyunla karışık ele alınması – harekete geçirilmeli ve kullanılmalıdır. Kullanıcı davranışlarının değerlendirilmesi, bilgi testlerinin “drugcom.de” nin en sık kullanılan içeriği olduğunu göstermektedir. 2008 yılında, bilgi testleri yaklaşık 170.000 kez açılmıştır.

Test seçeneklerine ek olarak, “drugcom.de” kapsamlı ve bilimsel olarak güvenli bir bilgi havuzu sunar. İlgililer burada bir uyuşturucu sözlüğünün yanı sıra, sıkça sorulan sorular altında daha fazla bilgi bulacaktır.

Karma tüketim alanında, tüketiciler kişisel deneyimleri hakkında belirli madde kombinasyonları hakkında konuşurlar. Yasadışı uyuşturucuların karma kullanımının sağlık üzerindeki sonuçları hakkında bugüne kadar çok az bilimsel kanıt bulunduğu için, bu alandaki uzmanların yukarıda belirtilen karma kullanım modellerinin değerlendirmelerini sağlamaları istenmiştir. Hem – tüketici yorumları ve uzman yorumları – yan yanadır. Bu, okuyucuların kendi karma kullanım modellerinin risk potansiyeli hakkındaki kendi fikirlerini oluşturmalarına izin verir.

Web sitesinin bir diğer önemli unsuru güncel haberler ve aylık manşet konularıdır. Madde kullanımı alanında yeni bilimsel yayınlar, bilimsel dergilerde sürekli olarak yayınlanmaktadır. Hedef grup için ilgili konuların filtrelenmesi ve bunların anlaşılmasını kolaylaştırmak, “drugcom.de” nin önemli bir görevidir. Kullanıcılara “katılım” fırsatı vermek için, seçilen bir konuda her ay oylama yapılır. Mevcut oylama sonucu, derinlemesine bilgiler ile kuşatılmış bir halde geri bildirilir.

3.2 Hedef: Tutum Değiştirme

Kullanım sıklığında alkol ve esrar üzerinde davranışsal öztestler, bilgi testlerinin hemen arkasından gelmektedir. “cannabis check” ve “check your drinking” yardımıyla “drugcom.de” kullanıcıları kendi tüketim davranışlarını kontrol edebilir ve tüketim davranışları ve ortaya çıkan sağlık riskleriyle ilgili farklı bir geri bildirim alabilirler. Kritik bir sonuca tepki olarak direnişi provoke etmemek için, geri bildirimdeki cümlelerin kuruluşuna özel önem verilmiş, böylece kişiyi risklere karşı duyarlı hale getirmek için erken müdahale aşamasında olası sonuçlara karşı uyarıda bulunulmuştur.

3.3 Hedef: Davranış Değiştirme

Sunulan bilgi, tüketici ve yakınlarından gelen soruların hepsine değil ama çoğuna cevap verebilir. Genellikle kişisel krizler veya zihinsel sağlık sorunları madde kullanımı ile ilişkilidir. Bir danışma merkezini ziyaret etmek pek çok kişi için önerilir, ancak iyi bilinir ki, objektif kriterlere göre sorunlu bir esrar tüketimi olanların büyük bir kısmı, uyuşturucu yardım merkezine gitmekten kaçınırlar (Perkonnig, Pfister, Lieb, Bühringer & Wittchen, 2004). , Çevrimiçi danışma, hedef grubun karmaşık olmayan bir şekilde ve anonim olarak kişisel tavsiye alma ihtiyacını karşılar.

“Drugcom .de” sitesinde, tavsiye almak isteyen kişiler, e-posta yoluyla, çevrimiçi olarak sohbette veya daha uzun bir programın parçası olarak danışmanlık hizmetinden faydalanmanın çeşitli yollarını bulacaktır. Mart 2008’den itibaren, sorunlu alkol tüketimi olan “drugcom.de” kullanıcıları ayrıca, 10 günlük „change your drinking“ programı kapsamında alkol tüketimlerini azaltma imkanı bulacaktır.

Program süresince katılımcılar, alkol tüketimini bir günlük olarak kaydedebilir ve tüketimlerini azaltmak için stratejileri deneyebilirler. Program tam otomatik olarak çalışır ve katılımcılara program başarısı veya mevcut alkol tüketimi hakkında 10 gün sonra farklı bir geribildirim verir. Bir başka davranışsal program, bir sonraki bölümde daha ayrıntılı olarak açıklanacak olan “quit teh shit” tir.

4. “quit the shit” Danışma Programı

4.1 Arka Plan

“quit the shit” ile özellikle esrar kullanıcılarına uygun bir danışma programı geliştirilmiştir. Program, en azından esrar kullanımlarını azaltmak isteyen tüketicilere yöneliktir. Bu bakımdan değişime belli bir isteklilik bulunmak zorundadır. “quit the shit” sayfalarını ziyaret edenlerin çoğu esrar kullanımını durdurma, yani “mal çekmeyi” bırakma konusunda kesin azimlidirler. Örneğin, bilgisayar oyunları ve esrar içmenin günlük yaşamına egemen olduğu ve kendi ifadesiyle bir “esrarkeşler evinde” yaşayan 26 yaşındaki bir katılımcı şöyle bir özeleştiri getiriyor: “Oyun, mal çekmek, oyun … Her gün 10 tane (sarılmış esrar) içiyordum … Artık bunu istemiyorum. ” Ancak çoğu, ilk önce sadece azaltmak istiyor. Diğerleri ise – örnekte görüldüğü gibi – tek çıkışın tamamen bırakmak olduğuna ikna olmuştur. Bazıları esrar içmeyi bırakmış ve yıllar boyunca her gün esrar kullandıktan sonra hayat alışkanlıklarını değiştirmenin ve örneğin esrar kullanan ev arkadaşının ikramına “hayır” demenin hiç de kolay olmadığını aktarıyorlar.

“quit the shit” programı, profesyonel danışmanlık hizmetlerine erişimi basitleştirmeyi amaçlamaktadır. İnternet bunun için ideal koşullar sunmaktadır. Özellikle genç insanlar interneti günlük hayatta kullanmaya alışıktır. E-posta adresinin dışında, kullanıcılar tamamen anonim olarak katılabilirler ve kullanım yeri ve zamanı açısından büyük ölçüde esnektirler.

4.2 “quit the shit”in Metodolojik Arka Planı

“quit the shit”in konsepsiyonu sadece yukarıda bahsedilen modellere değil, aynı zamanda danışanların danışmanlığına da hitap edenlere dayanmaktadır. Kavramlar burada sadece kısaca özetlenmiştir: Konseptin ve “quit the shit” kapsamındaki pratik çalışmanın ayrıntıları başka yerlerde yayınlanmıştır (Tossmann, 2007).

“quit the shit” çerçevesinde, kısa müdahale kavramı önemli bir rol oynar ve örneğin sigara bırakma alanında (bkz. Örneğin, Watt & Robinson, 1999, Cornuz, Humair, Seematter, Stoianov, van Melle & Pecoud, 2002), alkol danışmanlığında (bkz. örneğin, Stall, Daeppen ve Wiek, 1999, Aalto, Pekuri & Seppa, 2003)kullanılmıştır. Kavramsal olarak, sağlıkla ilgili kısa vadeli müdahaleler bilişsel-davranışçı teoriye (bkz. Marlatt & Gordon, 1985) ya da sistematik çözüm odaklı yaklaşımlara (bkz. Berg ve Miller, 2000) dayanmaktadır.

Kısa müdahale programları – terimin kendisinden de anlaşılacağı gibi – nispeten kısıtlı bir zaman perspektifine sahiptir. Ayrıca bu metodolojik yaklaşımda amaç ya da çözüm yönelimi önemli bir rol oynamaktadır. Berg ve Miller’e (2000) göre, hedefler hasta için mümkün olduğunca küçük, somut, kesin ve davranışsal olmalıdır. Ayrıca, üzerinde anlaşılan hedeflerin, müşterinin yaşam bağlamında gerçekçi ve ulaşılabilir olması gerektiğinin altı çizilmektedir.

Ancak tüm hastalar, yukarıdaki örnekte belirtildiği kadar motive değildir. Bazıları hala esrar çekmeyi terk etme fikrinden biraz rahatsızlık hisseder ve henüz bu değişikliği gerçekten istediklerinden emin değillerdir. Bu kararsızlıkların üstesinden gelmek, motivasyonel görüşme yöntemlerini kullanan danışmanlığın bir parçasıdır. Miller ve Rollnick’e (2005) göre, bu yaklaşım, insanların davranışlarını (bağımlılık davranışları dahil) bağımsız olarak ve uzun vadeli yardım olmadan değiştirebildikleri varsayımına dayanmaktadır (kendini değiştirme ilkesi). Değişim süreci, güncel durumun eleştirel refleksiyonuna yol açacak şekilde hastanın kendi sorumluluğunu ve öz-yeterliliğini teşvik etmek, alternatifler sunmak ve geri bildirim vermek amacıyla, empatik bir tutumla karakterize edilen çeşitli müdahaleler yoluyla danışman tarafından teşvik edilebilir. Bu danışma öğelerinin uygulanmasının başarılı olduğu ölçüde, hasta tarafında değişim için motivasyon artar.

4.3 “quit the shit“in hedefi

“quit the shit“ çerçevesindeki danışmanlığın amacı esrar kullanımını önemli ölçüde azaltmaktır. Çıkış hedeflenmiş olabilir veya olmayabilir. Çünkü somut hedef anlaşması müşteriyle şahsına münhasır olarak görüşülür. Zaman dilimi 50 gün olarak belirlenir, ancak tekil durumlarda zamanından önce tamamlanabilir.

4.4 Metotlar

Açık zaman sınırlaması ve hedefe yönelik yaklaşımdan dolayı, program, her şeyden önce, pragmatik yönelimi ve açık metodolojik yönergeleri nedeniyle danışmanlık alanında büyük kabul gören, çözüm odaklı bir danışmanlık yaklaşımını takip eder. Danışmanlar, sürekli olarak, çözümlerin geliştirilmesine hizmet eden içeriklere odaklanmakta ve sorunsal bakış ile alakalı teatiyi mümkün olduğu kadar kısa tutmaya çalışmaktadırlar. Her şeyden önce, hastaların mevcut kaynakları değişim süreçlerini desteklemek için kullanılır.

“quit the shit”in En Önemli İçerik ve Metotları:

– Sohbet ile ilk iletişim: İlk iletişim sohbet yoluyla gerçekleşir ve hem bilgilendirici hem de motive edici bir karaktere sahiptir. Bir yandan da danışman burada, „quit the shit“ katılımcısına dair ilk izlenimlerini edinir. Öte yandan, kayıt sohbetinin önemli bir görevi, katılımcı ile birlikte bireysel program hedefini karara bağlamaktır. Burada danışman gerçekçi ve mümkün olduğunca somut hedef planlamayı başlatmaya ve doğrulanabilir hedefler üzerinde uzlaşmaya çalışır. Diğer taraftan danışman tüketim günlüğünün seçkin anlamını vurgular ve tavsiye arayanları bu aracı düzenli, yani günlük olarak kullanmaya teşvik eder.

– Günlük: Tüketim günlüğü, “quit the shit” in ana aracıdır. Danışmanlık müşterisinin kendi kendini gözlemlemesini teşvik eder ve aynı zamanda, danışman ile programın katılımcıları arasındaki merkezi iletişim yüzeyini temsil eder, SO-günlük programı sırasında danışmanlık arayanlar düzenli olarak yani haftada bir kez danışmanlık ekibinden nitelikli geribildirim alır. Geri bildirimin temeli, ilgili günlük kayıtlarıdır. Ancak giriş taramasından gelen veriler, kayıt sohbetinden ve alıştırmalardan toplanan veriler de göz önünde bulundurulur.

– Alıştırmalar: Günlük kayıtlara ek olarak, program, katılımcıların risk durumları ve olası kontrol stratejileri hakkında düşünebilecekleri ve gerekirse residivizmlerini analiz edebilecekleri en fazla dört alıştırma içerir. Bir karar barometresi, tüketimin veya bırakmanın artıları ve eksileri üzerinde düşünmeye davet eder. Ayrıca çok önemli olan bir husus, genellikle esrar kullanımından büyük ölçüde etkilenen yaşam tarzının değişimidir. Bu amaçla, katılanlar tarafından haftalık plana entegre edilebilecek alternatif aktiviteler önerilmektedir.

– Hastalar İçin Forum: Sosyal desteği güçlendirmek için kayıtlı hastaların korunan bir forumda görüş alışverişi yapma imkânı bulunmaktadır. “quit the shit”e kayıtlı olmayan kişilerin okuma ve yazma yetkileri yoktur.

– Bilinmesi Gerekenler: Bilgi alanı, özellikle tüketimini kontrol altına almak isteyen esrar kullanıcıları için geliştirilmiştir. İlgilenen herkese açıktır (sadece kayıtlı olanlar için değil), fakat hepsinden önemlisi, programa katılımlarını desteklemek için “quit the shit” e kayıtlı kişilere hizmet eder.– Geri Bildirim ve Sonuç Görüşmesi: Günlüğün başlamasından yaklaşık iki hafta sonra sohbette, yaşanan deneyimler, gerekirse hedefi netleştirmek için yansıtılır. SO-gün programının sonunda, düzenli olarak “quit the shit” programını başarıyla bitirenler ile sohbet tabanlı bir final tartışması yapılacaktır. Tartışmanın amacı, programa katılma deneyimini yansıtmak ve gelecekteki problem çözme stratejilerini tartışmaktır. Böylece elde edilen başarıların sürdürülebilirliğinin sağlanması amaçlanır.

4.5 “quit the shit” Değerlendirme Sonuçları

Programın başladığı Ağustos 2004’ten 2009’un sonuna kadar programa yaklaşık 2.500 kişi katılmıştır. Önce-sonra anketleri aracılığıyla, programın kabul görmesi ve etkisi proje sırasında değerlendirilir. Şimdiye kadarki sonuçlar tüketimin kalıcı olarak yarının altına düştüğünü göstermiştir (Tensil, Jonas ve Tossmann, 2007). Örneğin, programı tamamladıktan üç ay sonra, tüketim miktarının (gram esrar ve marihuana), ayda ortalama 17 gramdan 7 grama düştüğü tespit edilmiştir. Tüketim sıklığı son 30 günde ortalama 23‘ten 10‘a gerilemiştir. Katılımcıların yüzde 30’u tüketimini tamamen durdurmuştur (Tensil, Jonas & Tossmann, 2007).

Aralık 2006’dan Ağustos 2008’e kadar, bir bekleme kontrol grubuyla randomize bir çalışma yürütülmüştür (Tossmann, Jonas, Tensil, Lang ve Strüber, 2010). Çalışma, farklı tüketim seviyelerini ve katılımcıların zihinsel esenliğindeki değişiklikleri incelemektedir. Sonuçlar, katılımcıların bekleme kontrol grubuna kıyasla tüketimini önemli ölçüde azaltabildiğini göstermektedir. Ayrıca, kontrol grubuyla karşılaştırıldığında, depresyon, anksiyete belirtileri ve yaşamdan memnuniyet gibi tüm psikolojik parametrelerde belirgin iyileşmeler görülmektedir.

Bu iyi sonuçlar, programın quit the shit kullanıcıları arasında yüksek oranda kabul görmesine dayanmaktadır. Böylece, kendi esrar kullanımını kontrol etmek için sağlanan bilgiler, anlaşılabilir, ilgi çekici ve kullanışlı olarak değerlendirilmektedir; Aynısı danışmanlık ekibi ile iletişim için de geçerlidir (Tensil, Jonas & Tossmann, 2007). Her şeyden önemlisi, kullanıcıların geribildirimlerinden, merkezi program bileşenlerinin – günlük ve danışma ekibi tarafından yazılan günlük yorumları – esrar kullanımının azaltılmasında etkili bir yardımcı olduğu açıktır.